YAZ AYLARINDA KENE ISIRMALARINA VE KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ HASTALIĞINA DİKKAT!

Keneler vasıtasıyla bulaştırılan Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı, ülkemizde halk sağlığını tehdit etmeye devam eden önemli hastalıklar içerisinde yer almaktadır. Hastalığın tedavisinde etkinliği henüz kanıtlanmış bir ilacın bulunmaması ve aşısının olmaması; korunma önlemlerinin alınmasını ve hastalığın bulaştırıcısı olan kenelerle mücadeleyi ön plana çıkarmaktadır.
Bu amaçla 2012 yılı kene mücadele çalışmaları için İl Özel İdaresi bütçesinden yaklaşık 30.000 TL bütçe ayrılarak küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarda uygulanmak üzere 1500 litre dökme ilaç satın alınmıştır. Satın alınan ilacın meraları yoğun şekilde kullanan ya da ormanlık bölgelere yakın köylerde Gıda Tarım ve Hayvancılık İl İlçe Müdürlüklerinde personellerince uygulanması prensip olarak belirlenmiştir. Böylece kenelerin doğal yaşam alanları olan köylerimizde üreme zincirlerinin kırılarak sayılarının kabul edilebilir düzeylere indirilmesi hedeflenmiştir. Buna göre İlimiz Merkez ve bağlı 8 ilçede 2673 işletme ziyaret edilmiş, 37540 büyükbaş, 22135 küçükbaş hayvanın ilaçlanması sağlanmıştır.
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı nasıl bir hastalıktır?
Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), virüslerin neden olduğu, ateş, cilt içinde ve diğer alanlarda kanama gibi bulgular ile seyreden, hayvanlardan insanlara keneler ile bulaşan bir hastalıktır. Hastalığın nedeni olan virüs; hayvanlarda herhangi bir belirtisi oluşturmamakta, ancak insanlarda hastalığa neden olarak, kısa süre içerisinde herhangi bir tedavi yoluna gidilmediği takdirde ölüm vakalarıyla karşılaşılabilmektedir.
Hastalık ani ateş, baş ağrısı, kırıklık, halsizlik, kas ağrıları ve iştahsızlık belirtileri ile başlar. İshal ve kusma da görülebilir. Bazı vakalarda vücudun değişik bölgelerinde kanamalar (burun kanaması, dişeti kanaması, iç organ kanaması ve cilt altı kanaması vb.) görülür ve hastalık ağır seyredebilir.
Hastalıktan korunmada şu tedbirlerin alınması büyük önem arz etmektedir:
-
Keneler uçma ve sıçrama kabiliyeti olmadığından genellikle yerde bulunurlar. Bu nedenle vatandaşlarımızın uzun otların, çimlerin ve çalılıkların bulunduğu yerlerde dolaşırken daha dikkatli olmaları gerekir.
-
Keneler, kesinlikle çıplak elle sıkılmak suretiyle patlatılmamalıdır.
-
Kenelerin bulunabileceği yerlere veya pikniğe gidildiğinde, bacakları kapatan kıyafetler ve kapalı ayakkabılar giyilmelidir. Ayrıca açık renkli kıyafetler, kene tespitini kolaylaştırdığından tercih edilmelidir.
-
Eve gelindiğinde vücut kene yönünden kontrol edilmeli ( özellikle koltuk atı, kulak içi ve çevresi, göbek deliğinin içi, dizlerin arkası, saç ve kıllı bölgelerin içi ve çevresi, bacak arası, bel bölgesi) kene varsa bir cımbızla, deriye yapıştığı yerden tutulup sağa sola oynatılarak çivi çıkarır gibi çıkarılmalıdır. Bu yapılamıyorsa en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
-
Kenenin uzaklaştırılmasından sonra ellerin su ve sabunla yıkanması, kenenin ısırdığı bölgenin ise bir antiseptikle, alkolle veya deterjanlı su ise temizlenmesi gerekmektedir.
-
Keneleri vücuttan uzaklaştırmak amacıyla, üzerlerine sigara basma, kolonya ve gazyağı dökme gibi yöntemlere başvurulmamalıdır.
-
Görev nedeni ile risk grubunda yer alan kişilerin hayvan ve hasta insanların kan ve vücut sıvılarından korunmaları için eldiven, önlük, gözlük, maske kullanmaları gereklidir.
-
Vücutta kızarıklık ve yüksek ateş gibi Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığının belirtilerinin görülmesi halinde hemen en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
-
Hayvancılıkla uğraşanlar hayvanları ile birlikte hayvanların yaşadığı barınakları da uygun ilaçlarla ilaçlamalıdır.